Türk siyasetinin çığır açan isimlerinden biri olan Alparslan Türkeş, 4 Nisan 1997 tarihinde aramızdan ayrılarak, Türk milliyetçiliğinin ve siyasetin tarihinde derin izler bıraktı. 28 yıl önceki bu olay, yalnızca ailesi ve yakınları değil, aynı zamanda onu seven ve destekleyen insanlar için de büyük bir kayıp anlamına geliyordu. Öne çıkan siyasi görüşleri, partisi MHP ve Türk milliyetçisi olarak ortaya koyduğu duruşla, bugün dahi birçok insanın hafızalarında taze bir şekilde yer almakta. Peki, Alparslan Türkeş kimdir, nasıl bir yaşam öyküsüne sahiptir ve vefatından sonra onun mirası nasıl yaşatılmaktadır? İşte bu yazıda, Alparslan Türkeş'in yaşamı, siyaseti ve bıraktığı miras üzerine detaylı bilgi vereceğiz.
1924 yılında Kıbrıs’ın Paphos şehrinde doğan Alparslan Türkeş, genç yaşta Türkiye’ye göç ederek, burada eğitim hayatına başlamıştır. 1943 yılında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olduktan sonra, askeri bir kariyere yönelmiş ve 1944’te Türk Silahlı Kuvvetleri'ne katılmıştır. Siyasi yaşamına 1965 yılında Türkiye Cumhuriyeti Milliyetçi Hareket Partisi’ni (MHP) kurarak adım atan Türkeş, ülkücülük ideolojisini savunmuş ve Türk milliyetçiliğini Türkiye’de temsil eden en önemli figürlerden biri olmuştur.
Milliyetçi çizgisinin yanı sıra, Alparslan Türkeş, dönemin siyasal dinamiklerinde aktif rol almış ve birçok önemli olayın içindeydi. 1970’li yıllarda Türk dünyasında artan milliyetçi hareketleri desteklerken, 1980 askeri darbesi sonrasında, hapse girecek kadar aktif bir muhalefet sergilemiştir. 1981’de serbest kaldığında, yeniden MHP’nin başına geçerek partisini güçlendirmiş, Türk milliyetçiliğini etkili bir şekilde temsil etmiştir.
4 Nisan 1997 tarihinde, uzun süredir mücadele ettiği sağlık sorunları sonucu hayatını kaybeden Alparslan Türkeş, vefat etmeden önce Türkiye’deki birçok kesimin gönlünde ayrı bir yer edinmişti. Vefatinin ardından kendisine duyulan özlem ve saygı, onun mirasını yaşatacak etkinlikler ve anma törenleriyle sürdürüldü. 1997 yılında Ankara'da bulunan Cebeci Askeri Şehitliği’ne defnedilen Türkeş’in mezarı, her yıl anma etkinlikleriyle ziyaret edilmektedir. Milliyetçi gençlik ve partinin destekçileri, onun anısını yaşatmak amacıyla mezarı başında dualar edip çiçek bırakmakta, böylece Türkiye’deki milliyetçi hareketin sembol ismi olarak onun mirasını onurlandırmaktadırlar.
Alparslan Türkeş’in vefatının 28. yılı nedeniyle, sadece siyasetteki etkileri değil, aynı zamanda Türk toplumundaki mirası da anılmakta. Hala birçok insan, onun söylemleri ve idealleri doğrultusunda hareket ederek, Türk milletinin güçlü birliğini amaçlamakta. 28 yıl önce hayata veda eden Türkeş, bıraktığı ideolojik mirasla, Türkiye'de milliyetçi ve ülkücü hareketlerin gelişimini etkilemeye devam etmektedir. Alparslan Türkeş'in milletine olan hizmet aşkı, Türk gençliğinde bir kıvılcım olarak yanmaya devam etmektedir.
Sonuç olarak, Alparslan Türkeş’in vefatından bu yana geçen zaman, onun ardında bıraktığı fikirlerin ve değerlerin daha da derinleşmesine yardımcı oldu. Günümüzde hâlâ pek çok insan onun düşünceleri etrafında birleşirken, anma günleri boyunca gerçekleştirilen etkinliklerle, unutulmaz anıları ve liderlik özellikleri hep canlı tutulmaktadır. Özellikle genç nesil için bir örnek teşkil eden Türkeş, Türk siyasetine olan katkılarıyla anılmaya devam etmektedir. 28. yıl dönümünde, Alparslan Türkeş’i anmak, onun mirasını yaşatmanın bir yolu olarak karşımıza çıkmaktadır.