Son yıllarda, belirsizlik ve kaygı dolu dönemlerden geçen toplumumuzda herkesin yaşamında sorumluluklar büyürken, bu sorumluluklardan kaçma isteği de artıyor. Klinik psikologlar, bu durumun ardında yatan derin psikolojik nedenleri açıklıyor. Kendimize dönmekten mi kaçıyoruz, yoksa sorumluluğun getirdiği baskıdan mı? Sorular peşinde sürüklenirken, yaşadığımız duygusal karmaşayı anlamak için klinik psikologların görüşlerine başvurduk.
Sorumluluk, yaşamımızın ayrılmaz bir parçasıdır; işler, aile, ilişkiler ve sosyal hayat gibi birçok alanda sorumlulukla karşılaşırız. Ancak bazı bireyler, kendilerine yüklenen bu sorumluluklardan kaçmak için çeşitli davranışlar sergileyebilir. Psikologlar, bu kaçış davranışlarının ardındaki nedenlerin özünde korku, kaygı ve başarısızlık korkusu olduğunu belirtiyor. Kimi zaman geçmişte yaşanan olumsuz deneyimler, bireylerin sorumluluk almaktan çekinmelerine yol açabilir.
Özellikle genç bireylerde, sosyal medya ve dış görünüş baskısının artması, kendinden kaçış ve sorumluluklardan uzaklaşma isteğini körükleyebilir. Gençler, sosyal çevrelerinde kendilerini yeterince değerli hissetmedikleri zaman, sorumluluk almaktan kaçınarak daha çok sosyal medya platformlarına yönelirler. Sanal dünyada geçirilen zaman, onları gerçek hayattaki zorluklarla yüzleşmekten alıkoyar ve bir tür kaçış mekanizması haline gelir.
Kendinden kaçma, bireylerin içsel çatışmalarını çözemedikleri durumlarda geliştirdikleri bir savunma mekanizmasıdır. Bu durum, çoğunlukla bireyin kendi hislerinden, düşüncelerinden ve yaşamındaki zorluklardan kaçarak geçici bir rahatlama sağlamasına dayanır. Ancak bu kaçış, uzun vadede bireyin psikolojik sağlığını olumsuz etkileyebilir. Klinik psikologlar, kendinden kaçmanın bireyin özsaygısını zedeleyeceğini ve duygu durumunu daha da karmaşık hale getireceğini dile getiriyor.
Sorumlulukları üstlenmek, aslında bireyin özgüvenini artıran bir süreçtir. Ancak kaçış yollarını seçen bireyler, bu fırsatları geride bırakır ve içsel huzursuzluklarını artırmış olurlar. Bu nedenle, psikolojik danışmanlık almak, bireylere kendi içsel çatışmalarıyla yüzleşme ve sorumluluk alma konusunda gereken cesareti sağlar. Ayrıca, sağlıklı başa çıkma mekanizmaları geliştirmelerine yardımcı olur.
Sonuç olarak, sorumluluktan kaçmak ya da kendinden uzaklaşmak hiç de yabancı olmadığımız kavramlar. Tüm bunlar, bireyin içsel duygusal durumunu, yaşam deneyimlerini ve çevre koşullarını doğrudan etkileyen faktörlerdir. Bu nedenlerle, kişisel farkındalık geliştirmek ve profesyonel destek almak, sağlıklı bir yaşam yolu seçmek için kritik öneme sahiptir. Unutulmamalıdır ki, kendimizi tanımak ve sorumluluk almak, yaşamın getirdiği zorluklarla baş edebilmenin en etkili yollarındandır.