Hizbullah, son dönemde ABD ve İngiltere’nin Yemen’de gerçekleştirdiği askerî operasyonları sert bir dille kınadı. Bu durum, Orta Doğu’daki jeopolitik dengeleri etkileyebilecek önemli bir gelişme olarak dikkat çekiyor. Yemen’deki iç savaş ve uluslararası müdahale, bölgedeki gerilimleri artırırken, Hizbullah'ın yaptığı açıklama da bu gerilimlerin daha da tırmanabileceğine işaret ediyor. Üstelik Hizbullah, desteklediği Husi hareketi ile birlikte, Yemen halkının egemenliğini koruma konusundaki kararlılığını vurguladı.
Hizbullah, yaptığı basın açıklamasında, ABD ve İngiltere’nin Yemen’e yönelik askerî harekâtlarının barışı tehdit eden bir müdahale olduğunu belirtti. İki ülkenin, Yemen'deki iç savaşın çözümüne katkı sağlamaktan çok, bölgedeki stratejik çıkarlarını koruma amacı güttüğünü savundu. Bu bağlamda Hizbullah, uluslararası güçlerin, Yemen’in iç işlerine karışarak ülkedeki çatışmaları daha da derinleştirdiğini dile getirdi. Yemen halkının bağımsızlık ve egemenlik taleplerine saygı gösterilmesi gerektiğini vurgulayan Hizbullah, bu tür eylemlerin yalnızca bölgesel istikrarsızlığa yol açmakla kalmayıp, aynı zamanda dünya barışını da tehdit ettiğini belirtti.
Hizbullah’ın açıklamasının hemen ardından, birçok bölgesel aktör de bu duruma tepki gösterdi. İran, Yemen’deki Husi hareketine yönelik ABD ve İngiltere’nin saldırılarını kınayarak, bu operasyonların, Orta Doğu’daki gerilimleri artıracağı uyarısında bulundu. Ayrıca, Rusya da Yemen’deki duruma dair endişelerini dile getirerek, uluslararası toplumu barışçıl bir çözüm bulmaya çağırdı. Tüm bu gelişmeler, uluslararası ilişkilerdeki karmaşanın ve güç mücadelesinin bir göstergesi olarak öne çıkıyor. Uzmanlar, bu durumun, sadece Yemen’de değil, aynı zamanda Güney Asya ve Orta Doğu genelinde yeni çatışma alanlarının doğmasına neden olabileceği yönünde uyarılarda bulunuyor.
Sonuç olarak, Hizbullah’ın ABD ve İngiltere’ye yönelik eleştirileri, sadece Yemen’deki çatışmalar açısından değil, Orta Doğu’daki genel güvenlik ve istikrar açısından da kritik bir öneme sahip. Bu gelişmeler, bölgesel güç dinamiklerini ve uluslararası ilişkileri etkileyerek, ilerleyen dönemlerde daha geniş çaplı bir tartışmanın kapısını aralayabilir. BM gibi uluslararası kuruluşlar, bu tür askeri operasyonların önlenmesi için daha aktif bir rol üstlenmelidir. Yemen halkının yaşadığı insani kriz de göz önüne alındığında, barışçıl bir çözüm bulmak için acil adımlar atılmalıdır.