Eski ABD Başkanı Donald Trump, geçtiğimiz günlerde düzenlediği bir basın toplantısında, 100 gün içinde gerçekleştirdiği köklü değişimleri öne çıkaran dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Trump, bu dönemde yaptığı reformların, sadece son yıllarda değil, son yüz yılda görülen en büyük değişimlerden biri olduğunu iddia etti. Peki, bu 100 günde hangi politikalar ve değişimler hayata geçirildi? Donald Trump, başkanlık görevine yeniden aday olmanın eşiğinde savunduğu bu değişimleri nasıl değerlendirdi? İşte detaylar.
Trump, 100 günlük reform planının ana hatlarını çizerken, özellikle ekonomik büyüme, işsizlik oranlarının düşürülmesi ve enerji bağımsızlığı konularına vurgu yaptı. Bu dönem zarfında yaptığı açıklamalarda, COVID-19 pandemisinin ekonomik etkilerini minimize etmek için hazırladığı stratejilerin ve teşviklerin bir zafer olarak değerlendirileceğini belirtti. Ayrıca, işsizlik oranlarının tarihi düşük seviyelere çekilmesi için gerçekleştirilen istihdam artırıcı politikalarından bahsetti. Trump, istihdamı artırma yolunda, iş dünyası ile işbirliğinin önemini vurgulayarak, “İşverenlerle yaptığımız diyaloglar yoluyla, ekonomik büyümeyi hızlandırdık ve her alanda istihdam yaratmayı başardık” dedi.
Geçtiğimiz 100 gün boyunca uygulanan politikaların, bir dizi düzenleyici değişiklikle desteklendiği de Trump'ın açıklamalarında yer buldu. Doğal gaz ve petrol endüstrisine yönelik yapılan teşviklerin, enerji bağımsızlığına büyük katkı sağladığını ve ABD’yi daha da güçlendirdiğini savundu. Bunun yanı sıra, ticaret politikalarında sağladığı değişimlerle ülkenin dış ticaret dengesinin iyileştiğini öne sürdü. “Yaptırımlarımız sayesinde daha önce bağımlı olduğumuz ülkelerden kurtulduk ve kendi kaynaklarımızı en iyi şekilde değerlendirdik” algısını yaratmaya çalıştı. Ayrıca, Biden yönetiminin politikaları ile kıyaslandığında, kendi görev döneminde sağladığı başarıların daha kalıcı ve etkili olduğunu dile getirdi.
Trump, konuşmasında sağlık sistemine yönelik yaptığı reformları ve bunun vatandaşların yaşam kalitesine olan etkilerini de değerlendirdi. Sağlık alanında yapılan yenilikçi girişimlerin, özellikle sigorta sisteminin yeniden yapılandırılması ile daha fazla vatandaşın sağlık hizmetlerine ulaşmasını sağladığını ileri sürdü. Ayrıca, eğitimde yapılan değişiklikler ve vergilerdeki indirimler üzerine de yoğunlaşarak, toplumun çeşitli kesimlerine yönelik avantajlar sunduğunu anlattı. Tüm bu yeniliklerin, seçmenleri yeniden kazanma yolunda önemli bir adım olduğuna inandıklarını belirtti.
Sonuç olarak, Trump’ın son dönemdeki iddiaları, geniş kitleler üzerinde merak ve tartışmalara yol açtı. 100 günde gerçekleştirdiği değişimlerin, tam olarak ne derecede etkili olduğu ve seçmenler tarafından nasıl karşılandığı ise önümüzdeki seçimler için belirleyici olmaya aday! Kamuoyu, Trump’ın bu iddialarını ve geçmişteki başarılarını nasıl değerlendirecek merakla bekliyor. Acaba, eski başkan, bu iddiaları ile bir kez daha halkın gönlünde yer bulabilecek mi? Bu sürecin nasıl ilerleyeceği ise zamanla birlikte netlik kazanacak.